Anadolu
insanında öyle bir enerji ve öylesine bir güç var ki bunu başka
bir toplulukta görmeniz asla mümkün değildir. Sakinliği ve
sıcaklığı, tevazu ve misafirperverliği, hareketliliği,
çalışkanlığı ve cesareti insanımızın ortak özelliğidir.
Yiğittir, mert ve cesurdur. Ve sanki başı göğe değer gibi dik
ve mağrurdur. Ancak bir o kadar da alçak gönüllü, cefakar ve
fedakardır.
DÜNYA BARIŞ DEMLİĞİ
İşte
bu çerçeveden baktığımızda Anadolu insanının pek çok
özellikleri ile birlikte Karadeniz'in tipik, farklı kimyasını da
şahsında toplayan Bakırcı Ali Çavuş, benim Karadeniz
bölgesinde, Trabzon'da tanıdığım hiç mayası bozulmamış,
yiğit, mert, çalışkan, mücadeleci, vatansever bir Osmanlı
torunudur.
Artık
nesli tükenmekte olan bakırcılık sanatında ömrünü nerede ise
tüketmiş, çalışkan ve mesleğinin aşığı olan Bakırcı Ali
Çavuş mücadeleden asla vazgeçmeyen kişiliği ile gözünü hep
ötelere dikmiş, daima ileriye bakmış, meslekte ve sanatta azla
yetinmemiş, sürekli iyinin, daha iyinin ve daha güzelin peşinde
olmuştur.
Dünyanın
bir süper gücü vardır son yüzyılda dünyanın kaderini elinde
tutan. Bu devlet Amerika'dır. Amerika'nın son devlet başkanı ise
Barak Obama'dır. Barak Obama başkan seçilir seçilmez "dünya
barışı"na dair mesajlar vermeye başlar. Her ne kadar
Amerikalının ayak bastığı coğrafyadan kan ve gözyaşı eksik
olmuyorsa da bir barış türküsüdür söylenmektedir dünya
gündeminde. Dünyanın değişik güçleri ve Barak Obama barışla
ilgili nutuklar atar da Bakırcı Ali Çavuş durur mu? Bakırcı Ali
Çavuş'un da söyleyecek bir çift sözü vardır dünyanın en
güçlü insanı Barak Obama'ya ve dünyaya. Alır eline tarihin en
anlamlı madenlerinden birisi olan bakırı, başlar dövmeye. Döve
döve bakırı öyle bir hale getirir ki -ne demeliyim, nasıl ifade
etmeliyim bilemedim....- "görmek lazım". Evet görmek
lazım. Bakırcı Ali Çavuş milleti adına, çalışkan ve adeta
başı göğe değen bir yayla insanı olarak dünyanın en büyük
çay demliğini bakırı döve döve, biçimlendirerek yapar ve gür
sesi ile haykırır Amerika Devlet Başkanı, dünyanın en güçlü
kişisi Barak Obama'ya. Adeta meydan okurcasına kükrer: "Sayın
Barak Obama! Sen dünyaya barış getireceğim diyorsun, ve barış
mesajları verip duruyorsun. Amerika'da barışın çubuğunu
tüttüren kızılderilileri yok ettiniz, artık barış çubuğu
tüttürecek kızılderililer yok. Ama biz Anadolu insanı olarak
barışın sohbetini ve muhabbetini, yemyeşil çay bahçelerimizden
topladığımız buram buram kokan çay yapraklarımızla, sımsıcak
demlediğimiz çaylarımızı içerken yaparız. Madem ki büyük
devletin büyük lideriyim diyorsun, işte sana dünyanın en büyük
demliği, barış adına bir mesaj olarak bu demliği Beyaz Saray'ın
bahçesine koy ve de ki benim tüm dünyaya, barış adına içirecek
bir yudum çayım da var, işte dünyanın en büyük demliği;
DÜNYA BARIŞ DEMLİĞİ"
DÜNYA BARIŞ DEMLİĞİ"
Bu
mağrur ve gür ses Trabzonlu Bakırcı Ali Çavuş'un sesidir. Ben
kendi adıma böyle sanatkar, çalışkan, cesur ve yiğit bir
insanı tanıdığım için çok mutluyum. Selam Bakırcı Ali
Çavuş'a, selam Anadolumun yiğit, fedakar ve asil insanlarına. İyi
ki varsınız. Bu millet, sizlerle, kanınızla canınızla,
terinizle, emeğinizle ve tertemiz neslinizle var olmaya devam edecek
ve ölümsüzleşecektir. Sizlerle aynı coğrafyaya ve aynı
millete ve aynı inanca sahip olmak şerefi bana yeter.
Halil İbrahim GÜNCAN
Trabzon 2.Noteri
DÜNYA BARIŞ DEMLİĞİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder